Web Tasarım kuş kovucu Plastik Kuşkonmaz Tekirdağ çilingir plastik kuşkonmaz tel Tekirdağ yat turu Tekirdağ web tasarım Plastik Kuşkonmaz iş elbiseleri tekirdağ organizasyon

28 Mart 2024, Perşembe

Son dakika Karaman haberleri

15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Mesajları

15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Mesajları

İl Müdürü Kurt’un 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Mesajı

İl Milli Eğitim Müdürü Abdurrahman Kurt, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü sebebiyle bir mesaj yayımladı.

İl Müdürü Kurt mesajında şu ifadelere yer verdi:

Yüzlerce yıllık tarihimiz boyunca milletimiz, kendi iradesi dışında bir takım düşmanların zorbalığıyla; özgürlüğünü, geleceğini, bağımsızlığını ele geçirme tehlikeleriyle karşı karşıya gelmiştir. Bu saldırıların bazıları dışarıdan gelen düşmanın sınırlarımıza yönelik işgalini hedeflerken bazıları da dış destekli içimizde yer alan iş birlikçilerin yıllarca gizli tuttuğu ihanet dolu emellerini göstermektedir. 

15 Temmuz 2016 gecesi de bu doğrultuda yapılan hain bir darbe kalkışmasıdır. Bu toprakların değerleriyle büyümüş Anadolu insanının; vatan, millet ve bayrağı için canını ortaya koyan evlatlarının düşmana uşaklık eden güruha karşı duruşu da yine kendine yakışır nitelikte olmuştur.

15 Temmuz’da, Türkiye Cumhuriyeti’ne, demokrasiye, milli iradeye, temel hak ve özgürlüklerimize karşı yapılmaya çalışılan darbe, milletimizin canı pahasına gösterdiği direnişle bertaraf edilmiş, tüm dünyaya bir kez daha emsal teşkil edecek bir destana dönüşmüştür.

Her geçen gün gücünü daha da artıran ülkemizin aklıselim ve kalbiselim gençlerini yetiştirirken bize düşen, Malazgirt’ten Çanakkale’ye taşıdığımız bilinçle birlik ve beraberliğimizi pekiştiren 15 Temmuz ruhunu yeni nesillere nakşedebilmektir.

Bu vesileyle Çanakkale’den 15 Temmuz Direnişine milletinin iradesine sahip çıkmak için başka canlar hür yaşasın diye kendi canını bir an bile düşünmeden feda eden tüm aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Aynı gece tanklara bedeniyle karşı koyan, kurşunlara rağmen ülkesine sahip çıkan tüm gazilere sağlık ve uzun ömürler diliyor, milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü kutluyorum.

.........................

KMÜ REKTÖRÜ PROF. DR. MEHMET AKGÜL’ÜN 15 TEMMUZ MESAJI

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Rektör Akgül, mesajında şu ifadelere yer verdi: 

“Milletimizin yaşadığı en karanlık gecelerden birisi olarak kayıtlara geçen 15 Temmuz, her yıldönümünde bizlere derin bir kederi ve aynı zamanda bu ihanete karşı duruşun verdiği büyük gururu bir kez daha yaşatmaktadır. 250’yi aşkın vatandaşımızın hayatını kaybettiği bu hain girişim, milletimizin azim ve cesaretinin de en önemli sembollerinden birisi olmuştur. 

Tarihi boyunca çeşitli savaşlar, saldırılar ve darbeleri atlatan milletimiz bu sefer kendi üniformasını taşıyan, kendi kimliğini barındıran ve sureti haktan görünen hainler tarafından işgal altına alınmaya çalışılmış fakat aziz milletimiz bu oyuna müsaade etmemiştir. O gece silahlara, tanklara ve uçaklara meydan okuyarak kendi canını ve hatta canından daha fazla değer verdiği evlatlarını dahi bu vatan uğruna şehit veren milletimiz büyük bir fedakârlık örneği sergilemiştir. 15 Temmuz; vesayete karşı milli iradenin, ihanete karşı ise cesaretin kazandığı, Türk milletinin yeniden dirilişinin günü olmuştur. 

İmanı ve azmi ile ihanet şebekesine karşı duran milletimiz o gece verdiği mücadele örneği ile vesayet altına girmeyi reddetmiş, bağımsızlık aşkını bir kez daha göstermiş ve vatan sevgisini perçinlemiştir. Bu hain girişimi ve bu ihanet karşısında canını ortaya koyan şehitlerimiz ve gazilerimizin direnişini hiçbir zaman unutmamak bizim en büyük görevimizdir. 

Bu vesileyle milleti, vatanı, bayrağı uğruna canını veren tüm şehitlerimizle birlikte 15 Temmuz şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize de şükranlarımı sunuyorum”

........................

KTSO'DAN 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ MESAJI

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Ahmet ÇELİK ve Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gökhan ALKAN  “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

“Milli birlik, beraberlik, kardeşlik, demokrasi, hoşgörü, paylaşımcılık, yardımlaşma ve dayanışma; Ülkemizin sahip olduğu en önemli değerlerdendir. Bu müstesna değerlerimizin ışığında, yüce devletimiz ve asil milletimizin de gayretleri ile ülkemizin kalkınma ve gelişme trendinin büyük ivme yakaladığı aşikârdır. Ülkemizde her daim yoğun bir şekilde yaşadığımız milli ve manevi değerlerimiz ile ülkemizin kalkınma ve gelişme trendini hazmedemeyenler tarafından, ülkemizin ve aziz milletimizin birlik, beraberlik ve bütünlüğüne yönelik hain saldırılarla karşı karşıya kaldığımız hepimizin malumudur.  Bu manada Türkiye, 15 Temmuz akşam saatlerinden itibaren tarihinin en kritik günlerinden birini yaşamıştır. Ülkemizin ve milletimizin gözbebeği olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz içinde yuvalanmış bir grup, emir-komuta zinciri dışına çıkarak darbe girişimi başlatmıştır. 

Menfur darbe girişiminin ilk haber alındığı andan itibaren  Karaman Ticaret ve Sanayi  Odası olarak kararlı bir duruş sergileyerek  devletimizin ve milletimizin yanında olduk. Dün olduğu gibi bu gün de devletimizin birlik ve bütünlüğünü tehdit eden tüm terör örgütlerine karşı hukuk devleti ilkelerinden taviz vermeden, amansız bir şekilde mücadele edilecektir. Milletimizin huzuruna ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bütünlüğüne yönelik yapılan bu alçakça girişimler hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır.

İstikbalimiz uğruna mücadele veren, bu uğurda şehitlik yâda gazilik mertebesine ulaşan güvenlik güçlerimiz ve halkımız ile bu darbe girişiminin bozguna uğratılmasının ardından ülkemiz genelinde olduğu gibi kentimizin meydanlarında demokrasi nöbeti tutarak milli iradeye sahip çıkan aziz milletimizin tüm fertlerine, güvenlik güçlerimize, tüm kurum ve kuruluşların yetkililerine, siyasi iradeye, sivil toplum kuruluşlarına basınımızın güzide temsilcilerine, yediden yetmişe herkese  minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz.

 Ülkemizi, tarihinde görülmemiş bir karışıklık ve kargaşaya sürüklemek, Türkiye’yi iç savaş ortamına sokmak isteyenlere rağmen, milletimizin hiçbir güç odağına fırsat tanımayacağına olan inancımızla, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü”nde, “Demokrasi Şehitlerimizi” ve Vatan için canlarını feda eden tüm evlatlarımızı rahmetle anar, “şehit ve gazilerimizin yakınlarının” acılarını paylaşır, milletimize şükranlarımızı sunarız” ifadelerine yer verdiler. 

........................

Karaman İl Genel Meclisi Başkanı Adem KAPAR’IN 
“15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Mesajı
“MİLLETİMİZİN BU DESTANSI BİRLİKTELİĞİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET YAŞAYACAKTIR”
“Kıymetli Karamanlı Hemşehrilerim,
15 Temmuz ülke tarihimiz açısından bir milat noktasıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yuvalanmış bir grup asker görünümlü hain, Anayasal düzeni askıya alarak yönetime el koyma girişiminde bulunmuşlardır. Hatta bu hainler Milletin Meclisi Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalamışlardır.
Cumhurbaşkanımızın çağrıları ve Aziz milletimizin feraset, cesaret ve kararlılığıyla bu girişim boşa çıkartılmıştır. Bu milli direniş esnasında çoğunluğu sivil vatandaşımız olmak üzere 249 asker ve polisimiz şehit olmuş, 2 bin 712 vatandaşımız ise yaralanmıştır.
15 Temmuz’da vatan, demokrasi ve bağımsızlık uğruna mücadele veren kahraman insanımız asırlar öncesinde olduğu gibi yine aynı kararlılıkla yaşadığı toprakları ve şanlı tarihini korumanın, istikbalinin yegâne unsuru olduğunu tüm dünyaya haykırmıştır.
Darbe sırasında basın kuruluşlarımız ve siyasi parti temsilcilerimiz de tercihini darbecilerden yana değil demokrasiden ve milletimizden yana kullanmışlardır. 7’den 70’e tek yürek olan Aziz Milletimiz, ülkemizin artık darbelere geçit vermeyeceğini tüm dünyaya göstermiş, halkın tercihini görmezden gelenlere unutamayacakları bir ders vermiştir.
Tarihimizin en karanlık hadiselerinden biri olan 15 Temmuz 2016 darbe kalkışması ve işgal girişimi, milletimizin verdiği destansı mücadele neticesinde parlak bir zafere ve aydınlığa dönüşmüştür. 
İnanıyorum ki, “MİLLETİMİZİN BU DESTANSI BİRLİKTELİĞİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET YAŞAYACAKTIR.”
Darbeye karşı canını ortaya koyarak, tarihe adını bir kez daha altın harflerle yazdıran, Bu yüce millet 15 Temmuzdaki hain saldırıyı hiçbir zaman unutmayacak ve unutturmayacaktır.
Cennetmekân şehitlerimizi ve onların öncülüğünde yazılan 15 Temmuz destanını asla unutmayacak ve unutturmayacağız. 15 Temmuz'un her yıl dönümünde yâd edecek, kahramanlıklarını nesilden nesile gururla aktaracağız. Bu toprakları vatan kılan tüm şehit ve gazilerimizi bir kere daha rahmet, minnet ve şükranla anıyor ve Aziz Milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyorum.” 

..........................

KARAMAN MİLKO (Milli Görüşçü Kuruluşlar Organizasyonu)

KARAMAN

“Milko” Kuruluşları Adına Şuurlu Öğretmenler Derneği Karaman Şube Başkanı Sayın Mehmet KARAKAŞ

     “15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla basın açıklaması yaptı.

          15 Temmuz gecesi ordumuzun içine sızmış bir avuç terörist milletimizin emaneti olan silahları millete çevirdiler. Tankları, tüfekleri halka yöneltip, bu milletin iradesini gasp etmeye çalıştılar. Batı emperyalizminin ve siyonizm'in bir oyunu olan bu hain darbe girişimi milletimizin kahramanca direnişi, milyonların meydanlara çıkarak, göğsünü tanklara ve silahlara siper etmesi sayesinde engellendi. Bu hain darbe girişiminde şehit olan kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı diliyoruz. Gazilerimize şifa ve Milletimize de sabırlar diliyoruz. Rabbim o acı günleri bu necip millete bir daha yaşatmasın. Ülkemizi sağcı- solcu, Alevi-Sünni, Kürt -Türk diye bölmeye çalışanlara Yüce Allah fırsat vermesin.

          15 Temmuz darbe girişimi ihanetlerin en büyüğüdür. Bu ihanete rağmen bu milletin kalbindeki iman nuru asla söndürülemeyecektir. Milli Görüş lideri merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan yıllar önce sanki bu günleri görmüşçesine şu sözleri söylemişti: "Bir milletin asıl gücü ne parası, ne tankı, ne topudur. Asıl gücü inançlı ve ahlaklı evlatlarıdır."

        Milletimizin şerefli evlatları o gece bu gerçeği gösterdi. Milletimiz inancı ve kahramanlığı ile iradesine ipotek koymak isteyenlere gereken dersi vermiştir. O kanlı gecede 249 şehit verdik, iki bini aşkın vatan evladı gazilik şerefine ulaştı. Allah onlardan razı olsun.

Bu ülkenin her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardır. Toplumun bütün kesimleri olarak kavga değil barış, çatışma değil diyalog ortamını oluşturacak çalışmalar yapmalıyız, kutuplaşmaya asla fırsat vermemeliyiz. Kardeş kavgasında kazananı değil kaybedeni olacağını unutmamalıyız.

          FETÖ darbe girişimi dahil Türkiye'de oynanan bütün oyunların perde arkasında dış güçler ve onun işbirlikçileri vardır. AB ve ABD’nin dost olmadığını bilmeli hiçbir konuda güvenmemeliyiz. Bu gerçekten hareket ederek Türkiye olarak dış politikada ezber bozmaya, dost ile düşman ülkeleri yeniden belirlemeye ihtiyaç vardır. Rahmetli Erbakan'ın kurduğu D8 İslam Birliği projesi harekete geçirilmeli, Türkiye olarak bölgesinde oyun kuran ülke olmalıyız. Dünyada Müslümanlar birlik ve beraberlik içinde olmalıdır. Bu ancak İslam birliğinin kurulmasıyla mümkündür.

Milletimizin 15 Temmuz Millî Bayramını tebrik ederiz, huzurlu, mutlu ve saadetli günler dileriz.

Öğ-Der (Şuurlu Öğretmenler Derneği)

Agd (Anadolu Gençlik Derneği)

İsomder(İslam Toplumu Sosyal Medya Derneği)

Cansuyu( Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği)

Milli Gazete

Ehad (Evrensel Hafızlar Derneği)
.....................

Karaman Memur-Sen ve Eğitim–Bir-Sen Şube Başkanımız Yunus Özdemir,
15 Temmuz’u unutmayacak, diriliş ruhunu hep diri tutacağız 

Karaman Memur-Sen ve Eğitim–Bir-Sen Şube Başkanımız Yunus Özdemir, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” ile ilgili sitemize basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında;

“15 Temmuz, ülkemizin ve milletimizin geleceğini karanlığa mahkûm etmek isteyen küresel emperyalistlerin iş birlikçi hainlerle yaptığı ölümcül saldırının, destansı bir direnişle bozguna uğratıldığı tarihî bir gündür. 
15 Temmuz kanlı ihanetine karşı ölümüne direniş, dar siyasi bakış ve ideolojik yorumlarla izah edilecek bir hadise değil; taşıdığı tarihsel ve sembolik anlam itibarıyla millî bir davadır. 15 Temmuz, amaçlarına ulaşmak için, dinî değer ve motifleri istismar da dâhil, hiçbir hak, hukuk ve ahlakta sınır tanımayan FETÖ ihanet şebekesinin, kökü ve derin bağlantıları dışarıda olan güçlerden aldığı emir ve talimatla, millet iradesine yapılan darbe olmanın ötesinde doğrudan vatanı işgal hareketidir. 15 Temmuz’da doğrudan vatan, millet ve devlet varlığımız yok edilmek istenmiştir. 
Atılım ve başarıları küresel emperyalizmin bölgesel hesaplarını bozan Türkiye, peş peşe sahneye konan yıkıcı, bölücü saldırılarla durdurulamayınca, 15 Temmuz 2016’da kanlı bir darbe ile başlayan işgal girişiminin hedefi yapılmıştır. Darbeciler 35 uçak, 37 helikopter, 74’ü tank olmak üzere 246 zırhlı araç, 3 gemi, 3992 otomatik tüfek kullanarak devletin temel ve stratejik kurumlarına saldırmış, direnen halkın üzerine mermi yağdırmıştır. Savaş uçakları, millet hâkimiyetinin ve iradesinin tecessüm ettiği merkez olan Meclis binasını, devletin en üst siyasi temsil makamı olan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, Emniyet’i ve TÜRKSAT’ı bombalamış, TRT işgal edilmiş, özellikle büyükşehirlerin meydanları namlusu halka çevrilmiş tanklarla kapatılmış, darbecilere direnen halka acımasızca ateş açılmış, 251 yiğidimiz şehit olmuş, 2 bini aşkın kahramanımız gazi olmuştur. 
Yeniden canlanan Çanakkale ruhuyla çıplak elleri ve çelikten zırha dönüşen iman dolu göğüsleri ile tankların karşısına çıkan milletimiz, vatan savunması için yeni bir istiklal savaşı vermiştir. Cumhuriyet tarihinde ilk kez, daha ilk aşamasında kanla, ateşle başlayan bir darbe ile karşılaştık ve ilk kez bu kadar şiddetli olmasına rağmen, millet, ölümüne bir direnişle darbecileri püskürtmüştür. Milletin varoluş kararlılığı, emperyalistlerin üzerimizde yaptığı hesapları bozmuştur, ilelebet bozacaktır. Bize yıkım getirmek ve ölüm yağdırmak isteyenler, bize yaşatmak istedikleri çaresizliğe kendileri düçar olmuştur. Şehit ve gazilerimizle birlikte milletimizin tartışmasız saf samimiyeti, bedeli bir kez daha kanla ödenerek, üzerinde özgürce yaşamayı hak ettiğimiz bu vatanın çiğnenmez değerini pekiştirmiştir. İçinde milletimizin nesiller boyu kanı teri olan bu değere asla gölge düşürülmeyecektir. Bu bilincin bize yüklediği ilk sorumluluk ihanete müsamaha etmemek, unutmamak ve cezasız bırakmamaktır. 
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olarak, vatan ve millî değerler söz konusu olduğu zaman asla başka hesapların içinde olmadık, olmayız, olmayacağız. Bu duyarlılıkla o menfur gecede, hiç düşünmeden, tereddüt etmeden, ‘bekleyip sonucu görelim’ demeden, sağımıza solumuza bakmadan alanlara çıktık. Üyelerimize ve milletimize meydanlardan direniş çağrısı yaptık. Kamu görevlilerinin teveccühüyle ulaştığımız bir milyon üyemizle birlikte temsil ettiğimiz asli mesuliyetimizin gereği olarak, üzerimize gelen ihanetin karşısında olduk. Ulaşabildiğimiz tüm medya imkânlarını ve sosyal iletişim ağlarını hızlı, etkin, kararlı kullanarak Anadolu’nun her karışını direniş hattına dönüştürdük. Fedakâr, imanlı milletimizle birlikte dalga dalga zulmün ve zalimlerin karşısına çıktık. Şehit düşen üyelerimiz, gazi mertebesine erişen kardeşlerimiz oldu. Onların kalbinde yanan ateş, üzerimize kâbus gibi çöken ihanetin karanlığını kökünden söküp atmış, ufkumuzu aydınlatan güneşe dönüşmüştür. 
Ülke ve millet olarak maruz kaldığımız yakıcı, yıkıcı saldırılara rağmen bu ihanetin en kahredici tarafı, dinî referanslarla insanımızın iyi niyet ve yardımseverlik duygularının istismar edilerek ve sözüm ona bir cemaat tarafından sinsice yapılmış olmasıdır. Üzerinde çok ciddi düşünülmesi gereken diğer husus, eğitim alan ve imkânını bu terör örgütünün kendi yapılanma zemini olarak kullanabilmesidir. Din ve eğitim alanının istismarı ile düşünme, irade ve sorgulama yetenekleri felç edilmiş, mankurtlaştırılmış bir güruh, mutlak itaatle kendi vatanına, milletine, millî değerlerine göz kırpmadan saldırabilecek hâle getirilebilmiştir. Kıtalar ötesi siyonist efendilerinden aldıkları emirleri ‘hizmet’ aşkıyla yerine getirip kendi insanını vurma zilletini seçenler, eşi görülmemiş bir ihanet ve alçaklığın temsilcisi olmuşlardır. Zulme ve zillete rıza göstermeyen milletimiz, ihaneti tam kalbinden vurarak izzetli yaşamayı, izzetiyle yaşamayı fazlasıyla hak etmiştir. Sezai Karakoç’un deyimiyle, “Geceye yenilmeyen her kişiye, ödül olarak bir sabah, bir gündüz, bir güneş vardır.” Umulur ki, 15 Temmuz karanlığından sonra üzerimize gerçek bir nur olarak doğan güneşimiz, medeniyetimizi yeniden canlandıracak bir ağarmanın müjdesi, müjdecisi olsun. 
İnsan hakları ve özgürlükler söz konusu olduğunda kimseye söz söyletmeyen çoğu batılı çevrelerin, milletimizin canı pahasına demokrasiyi yaşatmayı amaçlayan hareketine destek vermemesi, bilakis darbenin ve darbecilerin püskürtülmesine üzülmeleri çok ilginç ve manidardır. Batılı kimi ülke, siyasi aktörler ve basın organının, artık bizi şaşırtmayan bir tutumla, oluşturmak istedikleri negatif algılarla dünya kamuoyunu etkileme gayretleri bize dönük asıl niyetlerini bir kez daha deşifre eder mahiyette olmuştur. 
15 Temmuz’da verilen istiklal mücadelesi ile Çanakkale ruhu içselleştirilerek güncellenmiştir. Muazzam bir silkinişle benliğimiz ve kimliğimiz yeniden inşa edilmektedir. Sıcak etkisi ve artçı sarsıntıları hâlâ devam etmekte olan bu alçak darbe ve işgal girişimine karşı canımızla, kanımızla bilfiil direndik. Bugün de en kesin, kararlı dil ve tutumla her türlü darbe girişimini, vesayet düzenini, demokrasi dışı arayışları, millî iradeye muarız çabaları tartışmasız olarak reddediyoruz. Karanlığın çökertilen bütün hatlarından sonra şimdi yeni ufukları, oradan yeni umutları menzil edinme vaktidir. 
Eğitim-Bir-Sen olarak, yeniden yüksek bir öz güven kazanan milletimizin, özellikle de genç kuşakların benliğini ve kimliğini tahkim eden 15 Temmuz bilincini, yaşayan canlı algılar olarak çoğalan bir fikir, büyüyen bir ideal, yorulmak bilmeyen bir azim ve kararlılıkla hep diri tutacağız. Okyanus ve kıtalar ötesi kirli, kanlı bağlantıları olan darbeci çapulculara darbe vuran milletimize selam ve şükranlarımızı sunuyor; şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyor, milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü tebrik ediyoruz.” dedi.

...................

Memur-Sen karaman şubesinin 15 Temmuz  basın açıklaması:

15 TEMMUZ 250 ŞEHİDİN KANLARIYLA YAZDIĞI SON KURTULUŞ DESTANIDIR!
15 Temmuz 2016 tarihinde, ülke olarak uluslararası karanlık bir işgal ve darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Arkasında emperyalist güçlerin ve malum odakların olduğu FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin amacı millet iradesine zincir vurmak ve Türkiye’yi sömürüye açık hale getirmekti. 
Milletin inanç değerlerini istismar ederek, şeytani bir planla, devlet içinde örgütlenen FETÖ, önüne konulan planı harfiyen yerine getirmiş, 17/25 Aralık kumpası, Gezi kalkışması, Kobani olayları sonuç vermeyince askeri bir darbe seçeneğine başvurmuştur.
Bu meş’um ihanet eyleminin görünen tarafında FETÖ, arkasında ise bir takım küresel güçlerin olduğunu artık bugün daha kesin bir şekilde biliyoruz.Açık ve net olarak söylüyoruz: FETÖ’yü ve FETÖ’cü teröristleri darbe girişiminden sonra hangi güçler koruma altına aldıysa darbe girişiminin arkasında o güçler vardır. 
Türkiye’ye karşı girişilmiş uluslararası bir kumpas olan ve FETÖ’nün taşeronluğunu üstlendiği 15 Temmuz Darbe Girişimine,250 şehid ve 2 binden fazla gaziye rağmen “kontrollü darbe” diyen bir zihniyetin bu ülkede varlığını sürdürüyor olması Türkiye için büyük bir talihsizliktir. 
Darbecilerin değirmenine su taşıyan bu karanlık söylemin bir gaflet hali olduğunu düşünüyoruz. Buna karşın sular durulup hakikati bütün çıplaklığıyla gösteren belge, bilgi ve gelişmeler ortaya çıktıktan sonrahâlâ bu düşüncede ısrar edilmesini de ancak ihanet olarak görüyoruz.
Nitekim Türkiye’yi büyük bir kaosa ve iç savaşa sürüklemeyi hedefleyen bu hain planda 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank,  246 zırhlı araç, 3 askeri gemi millete karşı kullanılmıştır.
Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekât Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT, TRT vericileri ve birçok kurum saldırıya uğramış; Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edilmiştir.
Darbe girişimine direnen 250 kahraman kardeşimiz şehit, 2 bin 193 kardeşimiz de gazi oldu.
Evlerinde oturup çekirdek çitleyerek gelişmeleri televizyondan izleyen ve darbe girişiminin sonucuna göre pozisyon almayı hesaplayanlar,15 Temmuz hain darbe girişiminin ne olduğunu anlayamazlar. 
Darbe tehlikesi geçene kadar milletin 29 gün boyunca tuttuğu direniş nöbetlerine burun kıvıranlar, meydanlarda gösterilen kahramanlığın bize bir vatan kazandırdığını bilemezler, kavrayamazlar. 
15 Temmuz’u anlamak isteyenler;o geceyi meydanlara çıkan milyonlara, canlarını veren şehitlere, kanlarıyla meydanları kızıla boyayanlara sorsunlar.
Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı ülkenin nasıl bir felakete uyanacağını -gafiller anlamasa da- bu millet görmüş ve gereğini yapmıştır.
Hep söyledik yine söylüyoruz: Hiçbir insani, İslamî, ahlaki değer taşımayan bu Bâtınî sapkınların bu millete yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar. 
O gece okyanus ötesinden planlanan bu hain darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir kaosa, bir karanlığa uyanacaktı.
Ümmetle ve İslam dünyasıyla ilişkimiz kesilecek, Siyo-Emperyal eksenin parçası olacaktık.
Darbe başarılı olsaydı, Türkiye bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. 
Muhacirlerin, mazlumların, mağdurların sığınağı olan tek yurt da ortadan kalkacaktı. 
O gece millet bu oyunu gördü. “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” diyerek kükremiş sel gibi, önüne örülmüş tanklardan bentleri çiğneyip aştı. 
Üniforma giymiş teröristlerin millete karşı kullandıkları tanklara, uçaklara, bombalara iman dolu göğsünü siper etti.
O gece abdestini alıp namaz kılarak meydanlara çıkan, tanklara, uçaklara, helikopterlere karşı çıplak elleriyle direnen milletin kahraman evlatları bu vatanı;Allah’ın yardımıyla, büyük bir işgalden, karanlık bir iç savaştan ve emperyalizme uşaklıktan kurtararak bize yeniden hediye ve emanet etmiştir. Bu hakikati çocuklarımıza, gençlerimize anlatmak emanete sadakatin bir gereği ve şehidlerimize karşı boynumuzun borcudur.
Şehidlere en büyük vefa bu olacaktır.
Bu ülkenin geleceğibu bilincin yaşatılmasına bağlıdır.
Hainleri de anlatacağız çocuklarımıza, kahramanlarımızı da!
Her bir şehidimizi tek tek genç dimağlarımıza tanıtacağız.
Tarihe sığmayacak yiğitlikler, kabirlere sığmayacak yürekler, kitaplara ve filmlere sığmayacak kahramanlıklar gösterildi o gece meydanlarda.
O gece 250 şehidin akıtılan muazzez kanları; bu ülkenin kalbini besleyen bir bereket, hainler için felaket oldu.
O gece Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokaklara çıkarak o muazzam direniş destanının önemli bir parçası olduk. O gece bu teşkilat “hesabî” değil “hasbî” bir teşkilat olduğunu bir kez daha gösterdi. O gece tek bir bedene dönüşüp; pazarlıksız bir fedakarlığın, “amasız”, “fakatsız” bir bilincin mücessem hali olarak, “Kim demiş her şeyin bitişi ölüm / Destanlar yayılır mezarımızdan” diyerek direnişe, şehadete, özgürlüğe koştuk.
Bütün sendikalarımızla, komisyonlarımızla meydanlardaydık.
Cuma Dağ’larımızla, Ali Alıtkan’larımızla, Yusuf Elitaş’larımızla, İlhan Varank’larımızla meydanlardaydık.
Şehidler kervanına ve gaziler meclisine dostlarımızı kattık.
Milyonlarca vatan evladıyla birlikte yorulmaz, susamaz, acıkmaz, korku bilmez bir bedenin parçası olduk.
O gece İslam coğrafyasının her köşesinde ümmet bizimle birlikte tek yürek olarak meydanlara yürüdü, tek yürek oldu. Ümmetin yaralı yüreği bizim yüreğimizle birlikte attı, mübarek elleri semada duaya durdu.
Ankara’yla birlikte Kudüs, Bağdat, Kahire;
İstanbul’la birlikte Halep, İslamabad, Kabil, Gazze,
Karaman ile birlikte Hartum, Bosna, Trablus, Mekke; 
O nedenle diyoruz ki geleceğimizin teminatı daha fazla milletleşme, ümmetleşme ve kardeşleşmedir. 
O gün nasıl ki meydanlarda darbeyi püskürttüysek bugün de yeni sinsi stratejilere karşı teyakkuz ve sürekli bir bilinç halini kuşanmanın gayreti içindeyiz. 
Türkiye’nin entelektüel birikimi ve bu coğrafyanın erdemliler hareketi olarak; emperyalizminher türlükirli plan ve kumpaslarına yüksek bir bilinç, akıl ve imanla karşı koyacağız. 
15 Temmuz’u unutmadık, unutturmayacağız. 
15 Temmuz’un 3. seneyi devriyesi vesilesiyle şehitlerimize Yüce Rabbimizden rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükran ve minnetlerimizi ifade ediyoruz.
KAHROLSUN EMPERYALİZM VE MANKURTLARI
YAŞASIN 15 TEMMUZ DİRENİŞ RUHU

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0
yukarı çık