Web Tasarım kuş kovucu Plastik Kuşkonmaz Tekirdağ çilingir plastik kuşkonmaz tel Tekirdağ yat turu Tekirdağ web tasarım Plastik Kuşkonmaz iş elbiseleri tekirdağ organizasyon

02 Mayıs 2024, Perşembe

Son dakika Karaman haberleri

ARAŞTIRMACI YAZAR ÜLKÜMEN KÜLTÜR VE ÇOCUKLARIMIZ

ARAŞTIRMACI YAZAR ÜLKÜMEN KÜLTÜR VE ÇOCUKLARIMIZ

 Çocuklarımıza kültürümüzü, gelenek ve göreneklerimizi, değerlerimizi yani somut olmayan kültürel mirasımızı aktarmak, geçmişini, tarihini iyi anlatmak, milli ve manevi değerlerimizi vermek zorundayız. Bunun yolu da kültürümüzü iyi aktarabilmekten geçer. Burada en önemli unsur ailedir. Günümüzde çekirdek aile modeli çoğalmaktadır. Dede torun ilişkisi azalmaktadır. Çocuklara kültürü aktaran birincil kaynak dede, ebedir. Ancak pek çoğumuzun çocukları meslekleri ve işleri gereği başka illerde çalışmak zorunda olduğundan yılda beş on gün bu etkileşim olmaktadır.

Bu bağlamda milli kültür ve medeniyetimiz, her millete nasip olmayacak; erdem, fazilet ve güzelliklerle doludur. Ve işin garibi de kültürel unsurların çoğunluğu yazılı değil görerek, yaşayarak, örnek alınarak öğrenilir. Biz buna kültür aktarımı diyoruz. İşte bu gün bu kültür aktarımında çok büyük sıkıntılar yaşamaktayız. Çocuklarımız Noel baba’yı iyi tanırlar ama Dede Korkut’u bilmezler. Noel’i bilirler ama Hıdırellez’i bilmezler. Kültür küreselleşmeye doğru gitmekte ama bu küreselleşmede bizden unsurlar bulunmamakta. Kendimizin bile kullandığı kelime sayısı hızla azalmaktadır. Otuz yıl öncesinde kullanılan binlerce kelime bu gün kullanılmamaktadır. Atasözlerimiz ve deyimlerimiz hızla azalmakta ve yok olmaya doğru yüz tutmaktadır.

Burada önemli olan somut olmayan kültürel mirasın korunmasıdır. Yani gelenek ve görenekler, adetler, değerler, düğünler, bayramlar, milli günler, doğum, ölüm…. Bunlar yazılı olarak yer almazlar. Atalarından görüldüğü şekliyle uygulana gelmiştir.

Kültür bir milletin tarihi boyunca yaşam biçimi, tecrübeleri, anlayışları, gelenek ve görenekleri, inançlarıdır. Binlerce yıllık denenmişlikle, zahmetle, bazen çaresizliklerle yoğrulmuş ve bu günlere gelmiştir. Milli Kültürün bilimsel tanımı; bir ülkeye veya topluma millet kimliği kazandıran, diğer milletlerden farkını belirleyen ve ortaya koyan, tarihi boyunca o millete ait maddi ve manevi değerlerin tümüdür.

Köklü bir tarihe, medeniyete sahip olan milletimiz muhteşem kültürünü oluşturmuş, İslamiyet’i kabulü ile buna dini değerleri de yerleştirerek ve kuşaktan kuşağa aktararak bu günlere gelmişlerdir. Önceden milletler ve ülkeler arasında teknoloji ve iletişim bu kadar yaygın olmadığı için kültürel etkileşim çok az olmakta idi. Ancak günümüzde medya, sinema gibi unsurlar bu etkileşimi o kadar hızlandırmıştır ki; çocuklarımızın davranışlarını, konuşmalarını görünce şaşırmaktayız. Oysa bu denli zengin kültüre sahip olduğumuz halde biz başkalarını etkileyeceğimize kendimiz etkilenmekteyiz. Hızla kültürümüz ve kültürel değerlerimiz yozlaşmakta.

Kültürel değerlerimizi çocuklarımıza anlatmak, benimsetmek, sevdirmek her bireyin görevi olmalıdır. Çocuklarımızla ve yeni nesille ilgili yakındığımız pek çok konunun nedeni; kültürümüzü iyi anlatamadığımızdan, belki iyi örnek olamadığımızdandır. Ancak biliyorum ki; her aile bu konuda çok büyük çaba göstermektedir. Ama maalesef görsel ve işitsel araçlar bizden baskın gelmektedir. Burada medya, basınımız, sinema ve tiyatro vs. yapımcıları kültürel değerlere yapımlarında yer vermelidir. Ne olursa olsun bizler yılmadan, usanmadan kültürümüzü yaşamaya ve yaşatmaya çalışmalıyız. Bunun için çocuklarımızı tarihi ve kültürel mekânlara ve etkinliklere götürmeliyiz. Hatta onlarla sekeleme, çelik çomak, beştaş gibi oyunları beraber oynamalıyız. Benim âcizane görüşüm budur. Son yıllarda Karaman’ımızda bu tür mekânlar artmakta ve halkın ilgi odağı olmakta. Bizde öğrencilerimizi değerler eğitimi EDEP projesi kapsamında bu mekânlarla tanıştırdık. Sağlıcakla kalınız. 

























 
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0
yukarı çık